Please add some widget in Offcanvs Sidebar
Göz çevresi, yüzümüzün en hassas ve en erken yaşlanan bölgelerinden biridir. Özellikle göz altı halkaları ve morluklar, kişiye yorgun, yaşlı ve sağlıksız bir ifade kazandırabilir. Medikal estetik gelişmeleri sayesinde bu sorunlar artık sadece kozmetik ürünlerle değil, bilimsel tedavi yöntemleriyle de etkili bir şekilde giderilebilmektedir.
Göz altı morlukları; göz çevresinde koyu renkli gölgelenmeler şeklinde ortaya çıkan, estetik kaygılara yol açan bir durumdur. Göz altı halkaları ise genellikle hem cilt rengi değişikliği hem de yapısal çöküklük nedeniyle oluşur. Bu iki durum bazen birlikte görülür ve yaşla birlikte daha belirgin hâle gelebilir.
Göz altı morluklarının ve halkalarının oluşmasına neden olan başlıca faktörler şunlardır:
Genetik yatkınlık
Cilt altı damarların belirginliği
Göz altı çöküklüğü (volüm kaybı)
Uyku düzensizliği, stres
Sigara ve alkol kullanımı
Alerjik hastalıklar
Yaşla birlikte cilt incelmesi ve elastikiyet kaybı
Bu faktörlerden biri ya da birkaçı, göz çevresindeki estetik görünümü olumsuz etkileyebilir.
Göz çevresi halkaları ve morluklarının tedavisinde, şikâyetin kaynağına göre kişiye özel yöntemler tercih edilir. En sık kullanılan tedavi yaklaşımları:
1. Işık Dolgusu (Göz Altı Dolgusu):
Göz altındaki çöküklüğü doldurarak hem hacim kazandırır hem de gölgelenmeyi azaltır. Genellikle hyaluronik asit içerikli dolgular kullanılır.
2. Mezoterapi – Vitamin Enjeksiyonları:
Cilt altına uygulanan özel karışımlar sayesinde cilt canlanır, renk tonu eşitlenir.
3. PRP (Platelet Rich Plasma):
Hastanın kendi kanından elde edilen plazmanın göz çevresine uygulanmasıyla cilt yenilenmesi sağlanır.
4. Lazer ve Radyofrekans Uygulamaları:
Pigment azalması ve cilt sıkılaşması hedeflenir.
5. Kimyasal Peeling:
Göz çevresindeki renk eşitsizliğini hafifletmek için yüzeysel soyma işlemi uygulanabilir.
Tedavi planı, doktor tarafından göz çevresindeki cilt yapısı ve hastanın beklentilerine göre oluşturulur.
Çoğu göz çevresi tedavisi, minimal invaziv olduğu için iyileşme süresi oldukça kısadır.
Dolgu ve mezoterapi sonrası hafif ödem ya da kızarıklık olabilir, bu etkiler genellikle 1–2 gün içinde geçer.
Lazer veya PRP gibi işlemlerde de kişi çoğu zaman aynı gün sosyal hayatına dönebilir.
Etkilerin oturması 1–2 hafta sürebilir, kalıcılığı ise uygulama türüne göre 6–18 ay arasında değişir.
Ameliyatsız, güvenli ve hızlı uygulanabilir
Kişiye özel tedavi planı yapılabilir
Doğal ve canlı bir görünüm kazandırır
Günlük yaşama hemen dönüş mümkündür
Göz çevresinin genel kalitesini artırır
Morlukların nedeni sadece pigment değilse ve yapısal bozukluk da varsa, tamamen geçmesi mümkün olmayabilir. Ancak doğru yöntemlerle ciddi ölçüde azalması ve belirginliğinin kaybolması sağlanabilir.
Kalıcılık kullanılan yönteme göre değişir. Dolgular ortalama 12–18 ay etkili olurken, PRP ve mezoterapi gibi işlemler belli aralıklarla tekrar edilerek kalıcılığı artırılabilir.
Hayır. Uygulamalar minimal invazivdir ve iz bırakmaz. Geçici kızarıklık ya da morluk görülebilir, ancak bunlar kısa sürede geçer.
Evet, genetik faktörlere bağlı morluklarda da göz altı dolgusu ve cilt yenileyici işlemlerle başarılı sonuçlar alınabilir. Tamamen yok etmese bile görünüm büyük ölçüde iyileştirilebilir.